Kalkınma Planlarında Zorunlu eğitim
Her beş yılda bir hazırlanan kalkınma planlarında, ülkenin insan gücü ihtiyaçları, insan gücü istihdam ilişkileri, örgün ve yaygın eğitime ayrılan kaynaklar, kaynakların dağılımı, eğitim ve öğretim kalitesini yükseltici tedbirler belirlenir. Belirlenen tedbirler Devlet Planlama Teşkilatı Koordinatörlüğünde ilgili kurum ve kuruluşlarla iş birliği içerisinde yürütülür.
Kalkınma planlarında uygulamaya yönelik ilköğretim ve zorunlu eğitim politikaları aşağıda gösterilmiştir.
2.5.2.1.Birinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1963-1967)
Eğitim sistemimiz, toplumdaki çeşitli görevlerin yurttaşlar arasında yeteneklerine göre dağılmasını sağlayacak bir şekilde düzenlenecektir. Bu amaçla, durumları ne olursa olsun yetenekli olanlar bütün eğitim olanaklarından yararlanacaklardır. Böylece toplumda hem sosyal adalet hem de fırsat eşitliği ilkeleri gerçekleştirilecektir.
Diğer yandan çeşitli hizmetler de en yetenekli ve yeterli kişiler yoluyla yürütüleceğinden hizmet, verimli ve seviyeli olacaktır. Gereksinimlere göre belirlenmiş öğrenim kapasitesinden fazla talep olan her durumda çeşitli okullara girişte, yeterliğe dayanan seçme usulleri uygulanacaktır.
Eğitimde her kademesinin toplumun en yetenekli elemanlarına açık tutulmasını sağlamak için yeterlik esasına dayanan seçme usulleri uygulanacaktır.
İlköğretim çağındaki gençlerin büyük bir bölümü mesleki ve teknik eğitime yönlendirilecektir.
222 sayılı ilköğretim kanununun hedefi ve bu hedefe varmak için konan metod ve ilkeler bazı hükümler bakımından yurdun mali, iktisadi ve sosyal yapısına uymadığından, bu yönde geçmiş tecrübelerin ışığında ciddi ve köklü bir düzenlemeye derhal geçilecektir.
1. İlkokul proje etüdleri yapılarak bölge şartlarına göre farklılaştırılmış standardizasyon ve halkın gönüllü katılmasının teşvikiyle maliyet düşürücü tedbirler alınacaktır.
2. Köylerin nüfusu, sosyal ve ekonomik yapıları ve kültürel gelenek ve seviyeleri gibi unsurlar incelenerek okulun çapı ve öğretmenin yetiştirilmesi ve seviyesine dengeli bir şekilde tayin edilecek ve bunun ışığında tedbirler alınacaktır.
3. Çok yüksek olan öğretmen-öğrenci oranını düşürmek için, ilk yıllardan başlayarak geçici öğretmen vekili kullanabilme imkanları araştırılacaktır (MEB 1993:24-25).
2.5.2.2.İkinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1968-1972)
Sınırlı eğitim olanaklarından yararlanacaklar, seçmeler yolu ile belirlenecek, seçimlerde daha önceki eğitim olanaklarının eksikliklerinden gelen yetersizlikleri giderici metotlar kullanacak, yetenek ölçü olarak alınacaktır.
İlköğretim ilkokul çağındaki tüm nüfusu kapsayacaktır.
İlkokul programları temel eğitimin amaçlarına uygun olarak geliştirilecektir. Bütün ilkokullarda derslikler yanında işlikler kurulacaktır. Bütün ilkokullar okuma-yazma seferberliğimizin yöneltildiği, tarım yayınları ve kamu kuruluşlarının çeşitli eğitim ve kültür faaliyetlerinin yararlandığı yaygın eğitim merkezleri olarak geliştirilecektir (MEB 1993:36).
2.5.2.3.Üçüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1973-1977)
Temel eğitim 7-14 yaş grubunu kapsayacak şekilde ve ilk beş yılı zorunlu olan sekiz yıllık temel eğitimin birinci dönemi 1977’de çağ nüfusunun yüzde 100’ünü, ikinci dönemi 1995 yılında çağ nüfusunun yüzde 75’ini kapsayacak biçimde düzenlenecektir (MEB 1993:7).
2.5.2.4.Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı (1979-1983)
İlköğretimde İkinci plan dönemi sonunda yüzde 100 olması öngörülen okullaşma hedefine üçüncü plan dönemi sonunda da erişilememiştir. 1977-78 öğretim yılında okullaşma oranı yüzde 87,5, toplam öğrenci sayısı ise 5384000 olmuştur.
Belirli ölçüde nicel gelişmeler olmasına karşılık nitel gelişmelerin yeterli düzeyde olduğu söylenemez. Bunun başlıca nedenleri ilköğretimde yeni fiziki kapasite yaratılmasındaki sınırlılık, derslik ve okul sayılarındaki yetersizlik, öğretmen dağılımındaki dengesizliğin yanı sıra ilkokul programlarının temel eğitimi amaçlarına uygun şekilde gelişmemiş olması, araç ve gereç eksiklikleridir (MEB 1993:151-153).
2.5.2.5.Beşinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1985-1989)
İlköğretim anasınıfı, ilkokulu ve ortaokulu kapsayan eğitim kademesidir. Öğrenciyi tanıma, yöneltme, üst öğretime ve mesleğe hazırlama, diğer eğitim basamaklarıyla ve çevreyle bütünleşme ilköğretimin temel özelliğidir.
Çalışan annelerin yoğun olduğu şehir merkezleri ile sosyo-ekonomik durumu elverişsiz ailelerin yaşadığı gecekondu bölgelerinde ve kalkınmada öncelikli yörelerde ana sınıflarının hızla yaygınlaştırılması sağlanacaktır.
İlköğretim okulsuzluk sorunu çözümlenmiş olduğundan, hedef ikili öğretimin oranını azaltmak olacaktır (MEB 1993:190).
2.5.2.6.Altıncı Beş Yıllık Kalkınma Planı (1990-1994)
Bu dönemde anaokulları ve anasınıflarının yaygınlaştırılması, okul öncesi eğitimde okullaşma oranının yüzde 11’5’e çıkarılması hedef alınmıştır.
Çağ nüfusunun tamamına yakını okullaştırılmış olan ilkokullarda niteliğin yükseltilmesi çalışmalarına devam edilecektir.
Ortaokullarda yüzde 57.1 olan okullaşma oranının 1993-1994 öğretim yılında yüzde 80.0’a çıkarılması hedeflenmiştir.
2.5.2.7.Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (1996-2000)
Zorunlu temel eğitimin ikinci kademesinden başlamak üzere orta öğretimde etkin bir ölçme, değerlendirme ve yönlendirme sistemi oluşturularak piyasanın talebine yönelik insan gücü yetiştirilmesi amacıyla mesleki ve teknik öğretimin etkinliği artırılacaktır.
Nüfusun eğitim düzeyinin yetersizliği devam etmektedir. 1990 yılı itibariyle 6 ve daha yukarı yaştaki nüfus içerisinde erkeklerin yüzde 11.2’si, kadınların ise yüzde 28.6’sı ilkokul mezunu veya herhangi bir eğitim kurumunu bitirmemiştir. Okur-yazar kadınlarda ise bu oran 81.6’dır (DPT 1995:232).
Okullaşma oranları 1994-1995 öğretim yılında 4-6 yaş grubundaki okul öncesi eğitimde yüzde 5.1, ilkokullarda yüzde 100, ortaokullarda yüzde 65.6’dır. Avrupa Birliği ülkelerinde zorunlu temel eğitim süresi 9-12 yıl arasındadır. Ülkemizde de zorunlu temel eğitim süresinin artırılması yönünde çabalar olmasına rağmen, bu eğitimin 8 yıla çıkarılması sağlanmamıştır. Eğitimde sağlanan sayısal gelişmelere rağmen, nüfus artış ve iç göçler nedeniyle başta büyük kentlerde olmak üzere ikili ve kalabalık sınıflarda öğretim yanında tüm kademelerde eğitime ayrılan kaynakların yetersizliği gelişmeleri sınırlandırmaktadır (DPT 1995:23-24, http://denetci.8m.com/f1.htm)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder